Coğrafyamız
Türkiye Suriye’ye kiminle dönsün?..
![](resimler/detay/124734.jpg?)
Britanya'nın iç işlerine şimdilik karışmayalım.. Ama ilk tedirgin edici soru şu; AB'den sonra İngiltere ne kadar dayanabilir?
Nedret Ersanel - Yeni Åžafak
Kuşatmalar hep daire.. Kesiştiklerinde küme oluyor. Kümeler önemli.
Rusya barışı, İsrail mutabakatı, Brexit...
Ayrı daireler ama ortak kümeleri var.
İngiltere/Brexit, üç çember; Britanya'nın çözülmesi. İki, Avrupa'nın erimesi.. Üç, Uluslararası sistemde 'güçler dengesi'ne potansiyel etkileri...
Britanya'nın iç işlerine şimdilik karışmayalım.. Ama ilk tedirgin edici soru şu; AB'den sonra İngiltere ne kadar dayanabilir?
Pek fark etmediğimiz, Brexit'le su yüzüne çıkan bir durum da şu; AB'nin İngiliz kaprislerinden bıkkınlığı. (AB kararları üzerine sürekli mız-mızlanması ve 'keyif bana külfet Brüksel'e şımarıklığı.)
Angela Merkel'in, “ya evliyiz ya boÅŸanmış, arası yok” açıklaması, “pılını pırtını topla, evine” gücündedir.
ABD DışiÅŸleri Bakanı Kerry'nin, David Cameron'la görüşmesinin ardından yaptığı, “Brexit uygulanmayabilir” mukabil açıklaması da eÅŸ kuvvettedir.
HORTLAK KANI...
Avrupa BirliÄŸi projesinin itici gücünü 2'inci Dünya SavaÅŸ'na baÄŸlamakta eÄŸilimliyiz.. Eksik. Evet, ABD, Avrupa baÅŸka yöne kaymasın için yaÅŸlı kıtayı kendine ekonomik palamarlarla baÄŸlarken, hem Almanya'nın yeniden inÅŸasını saÄŸladı hem de muhtemelen asla ölmeyecek “o ruhu” kamufle etmesine yardım etti.
Tarif, AB nezdinde ABD-İngiltere ilişikisini hatta Türkiye-AB ilişkisini izah ettiği için de anlaşılırdır...
Ancak sorun ÅŸu ki, öykü 500 yıl kadar daha eski! (Arzu edenler 1453'e baÄŸlayabilir.) Yası tutulmadığı için hâlâ yaÅŸayan bu “acı”ların ilki, Fransa-Almanya arasında halkların zihin altlarına da nüfuz etmiÅŸ husumettir. Bizdeki “kan davası”na denk düşer.
Girmeyelim.. AB bu hortlakları zincirlemişti. İngiltere'yi Amerika'nın AB'deki uzantısı olarak okumak yanlış değil ama Paris-Berlin dengesini koruyordu! (Türkiye'nin AB'de hangi dengeleri koruyacağı ise hiç ellenmemiş bahsi diğerdir.)
Bir denge noktasına ihtiyaç var.. Güç noktası değil. Denge noktası! İngiltere kalır/gider ayrı.. Ama lazım.
TRANSATLANTÄ°K DARBE...
Britanya çemberlerinden çıkıyoruz...
Brexit, ABD'nin trans-atlantik liderliÄŸine darbedir. AB-ABD arasındaki “transatlantik ortaklık anlaÅŸması”nı bozuyor. Washington'un bu anlaÅŸmanın devam eden pazarlıklarında kozlarını küçültüyor.. Avantaj, Çin ve Rusya'ya geçiyor. Bu tehlikeli.
Moskova yeni durumdan memnun.. Ukrayna krizinden beri uğraştığı Avrupa'nın mono-blok yönelişini dağıtma çabası neredeyse sonuçlanmış oluyor.
“Pusulasız” Avrupa Kremlin kalemidir...
KÖPEKBALIĞI EFEKTİ...
ABD'nin Rusya'ya yönelik yaptırımları devam edebilir mi? Her halükârda bu da 'şeytan doldurur' sorudur...
Almanya, Fransa, İtalya, Yunanistan, vb.. 'İttifak'ın akan kanının kokusunu alıyor. Polonya ve mini dostları yetmez. Kuşatma incelir...
Kaba hatlarıyla söylemek gerekirse; “Düzenin” taşıyıcı sütunları; ABD, Çin, AB ve Rusya olarak tarif ediliyorsa da.. DoÄŸrusu sadece ABD'dir! Ve ÅŸimdi yaralanabildiÄŸi ortaya çıktı. Kan kokusu Avrupa'da hep hızlı yayılır.
O halde şu an tek önemli küresel eşik yeni ABD Başkanı ve yapacaklarıdır.
Ä°SRAÄ°L-TÃœRKÄ°YE: NE DEMEK Ä°STÄ°YORSUNUZ YANÄ°?
Türkiye bir yandan HAMAS ile FKÖ, öte yandan Filistin ile Ä°srail arasında “arabulucu” haline gelmiÅŸti. Ankara'nın birleÅŸtirici rolü neredeyse küresel ivme yaratır hacimdeydi. Aynı zamanda Türkiye ile Ä°srail arasındaki “yeni ve kontrollü” yakınlaÅŸmanın derecesini gösteriyordu.
İş, Gazze'ye uygulanan ambargonun yırtılmasına kadar yaklaşmıştı..
Sonra.. 2008 yılında İsrail'in 'Dökme Kurşun Harekâtı' ve Hamas'ın İsrail topraklarını az, psikolojini çok vuran füze karşılığı geldi ve.. Savaş başladı.
2009 Ocak ayında dünya uluslararası iliÅŸkiler tarihine “one minute” vakası olarak geçen, o güne kadar Ä°srail'in yerküre üzerinde “asla delinmez” sanılan zırhını delen Davos toplantısı yaÅŸandı.
O dönem Beyaz Saray da İsrail-Filistin normalleşmesini destekliyordu ve Türkiye-İsrail geriliminde Tel Aviv'i sessizlikle Ankara'nın önünde ezdi.
2010 yılında Mavi Marmara baskını yaşandı.
2012-2014'te de Gazze'deki Ä°srail vahÅŸeti devam etti.
Eş zamanlı gelişmelerden biri ilginç bir Amerikan varyantıydı.. İran'ın sisteme dönüşünü engelleyen cezası sona erdirilecekti ve Tel Aviv bunun kokusunu alıyordu. Varyant'ı ilkine bağlayan ikinci plan ise Gazze üzerindeki İran etkisini kırarak yerine Türkiye'yi koymaktı.
İki hamle çelişik görünse de birbirini tamamlayıcıydı.. ABD Gazze'de İran'ı istemiyordu çünkü İsrail'e savaşı sürdürmek için neden veriyordu.
Savaşın sürdürülmesi Tel Aviv'in iç politik dengeleri ve güvenlik bürokrasisinin rolüyle bağlantılıydı! Bu da çözülmeliydi.
Türkiye-Ä°srail iliÅŸkilerinin diplomatik dilde dahi “berbat” seviyesine düşmesi o kadar çok-yönlü-dalga yarattı ki, 'Rusya'nın Suriye'ye yerleÅŸmesini bile kolaylaÅŸtırdı'.
İsrail'le mutabakatın Rusya'nın Suriye'deki askeri varlığını daraltmasının ardından geldiğini, üstüne, İsrail'in Savaş uçaklarını Şam'a kadar sokabildiğini hatırlayalım.
Artık farklı zemindeyiz.
Tel Aviv bunalmıştı.. Türkiye ve Avrupa ülkeleri dışarıda kalmıştı.
Suriye'de sona geliyoruz.. Ä°ran ötelenecek (bu arada Genelkurmay BaÅŸkanı görevden alındı), Körfez ülkeleri, Türkiye, Ä°srail dönecek. DAEÅž? Ä°stanbul eylemi “son”u anladığını gösteriyor.
Peki Rusya? Perde arkasını görünce heyecanlanacaksınız..
Benden yazması...
Henüz yorum yapılmamış.